Atilla İlhan MENÜ

BAŞ AĞRISI

Baş Ağrısı İle İlgili Sık Sorulanlar.

Şüphesiz insanların en çok şikayet ettiği sağlık sorunlarından birisi de baş ağrısıdır. Hayatı boyunca baş ağrısı çekmemiş insan yok gibidir. Nöroloji polikliniklerinde en sık başvuru nedeni de yine baş ağrısıdır.

Baş Ağrısının Çeşitleri Nelerdir?

Çok çeşitli nedenlerden kaynaklanabilmektedir. Pratikte acil yaklaşım gerektirmesi ve hızlı bir şekilde tetkik edilmesi gerekliliği yönünden baş ağrıları “primer” ve sekonder” olarak ikiye ayrılmaktadır. Beyin kanaması, tümörler, enfeksiyonlar gibi altta yatan hastalıklar sırasında ortaya çıkan ağrılar sekonder, bunun dışında kalanlar ise prmer baş ağrısı grubunda yer almaktadır.

En Sık Hangi Tipleri Görülmektedir?

Tüm baş ağrılarının %90 kadarı primer, %10 kadarı ise primer tiptedir.

Primer Baş Ağrıları Nelerdir?

– Gerilim baş ağrısı

– Migren

– Küme baş ağrısı

Sekonder Baş Ağrıları Nelerdir?

– Beyin kanaması, beyin damar tıkanıklıkları gibi damarsal hastalıklar

– Menenjit, ensefalit gibi beyin iltihabi hastalıkları

– Kafa travmaları

– Bazı ilaç ya da madde kullanımları

– Kafada bulunan yapıların (göz, burun, diş vs) hastalıkları

Primer ve ya Seonder Ayrımının Önemi Nedir?

Sekonder baş ağrıları altta yatan nedenlerden dolayı, hekimin elini çabuk tutmasını gerektiren, görüntüleme ya da diğer laboratuvar tetkikleri ile birlikte gerçek nedenin tespit edilerek, ACİL müdaheleyi gerektiren baş ağrılarıdır.

Primer grupta yer alan baş ağrıları ise genellikle kronik (yıllardır devam eden) ve hayatı tehdit etmeyen baş ağrılarıdır.

Baş Ağrısının Şiddeti Ağrının Ciddiyeti Açısından Gösterge midir?

Kısmen evet. Ancak baş ağrısı primer gruptaki tiplerde de çok şiddetli olabilir.

Hekim Açısından Bu Ayrımın En Büyük Sakıncası Nedir?

Özellikle yıllardır takip edilen ve primer baş ağrısı olduğu bilinen (örneğin migren) hastaların şiddetli ağrısı nedeniyle acil servise başvurduklarında bu sorun ortaya çıkabilmektedir. Hasta daha önceden migren olarak etiketlenmiş olduğu için,  yoğun iş temposu içinde, araştırılmadan, hemen bir iğne-serum ile geçiştirilip evine gönderilmektedir. Gerçekte ise, migreni olan bir kişinin beyin kanaması veya bu tarz acil müdahele gerektiren bir hastalık yaşamaması gibi bir kural YOKTUR. Maalesef bunun örneklerini gazete veya televizyonlarda görebilmekteyiz. Bu nedenle şiddetli baş ağrısı ile başvuran hasta mutlaka dikkatli bir şekilde muayene edilerek araştırılıdır.

Baş Ağrısının Teşhisi Nasıl Konulur?

Teşhiste; hastanın kendi anlattıkları, nörolojik muayene ve laboratuvar tetkikleri önemlidir. Hastanın ağrısını nasıl tarif ettiği, ağrının nasıl başladığı, süresi, sıklığı, eşlik eden bulantı-kusma-görme değişikliği-ateş-duyu-güç kaybı gibi durumların varlığı, günün hangi saatlerinde ortaya çıktığı gibi pek çok soru ağrının tehisinde sorgulanmalıdır.

Nörolojik muayenede saptanacak bir takım bulgular ağrının sekonder baş ağrısı olması yönünden yol gösterici olabilir.

MR, tomografi gibi görüntüleme yöntemleri özellikle sekonder baş ağrılarında altta yatan nedenin gösterilmesi açısından önemlidir.

MR veya Tomografi Migren Teşhisi İçin Şart mıdır?

Hayır. Primer baş ağrılarında görüntüleme yöntemleri ancak sekonder nedenlerin dışlanması amacıyla gereklidir. Diğer bir deyişle migren teşhisi MR filmine bakılarak konulmaz.

Hangi Tip Baş Ağrısında Acil Doktora Başvurulmalıdır?

Elbette tüm baş ağrılarının doktor tarafından takibi ve tedavisi gereklidir. Ancak aciliyet açısından bazı ipuçları önemlidir:

  • Yeni başlangıçlı (akut) baş ağrısı: daha önceden baş ağrısından şikayetçi olmayan bir kimsede yeni ortaya çıkmış baş ağrısı ya da daha önceki baş ağrılarından çok farklı baş ağrısı daima ACİLdir,
  • Bölgesel (kafanın belirli bir yerinde) baş ağrıları,
  • Baş ağrısına eşlik eden tek taraflı güç kaybı, uyuşma, görme veya konuşma bozuklukları gibi durumların eşlik etmesi,
  • Baş ağrısıyla birlikte yüksek ateş, bulantı, kusma gibi durumların olması,
  • Daha önceden kullanmış olduğu ağrı kesiciler ile geçmeyen, şiddetli baş ağrısı

“Migren Baş Ağrısının Tedavisi Yoktur, Ömür Boyu Çekersin” Sözü Doğru mudur?

Hayır. Kesinlikle yanlış. Doğru teşhis konulduğunda ve uygun tedavi-takip ile migren tedavi edilebilecek bir hastalıktır.

Baş Ağrısıyla Doktorlara Gittiğimde Hepsi Farklı Teşhis Koyuyor. Bu Nasıl Oluyor?

Burada suçu hemen doktorlara yüklemek yanlıştır. Şöyle ki; zaman içerisinde baş ağrısının şekli değişebilmektedir. Bazen de iki farklı karakterde ağrı bir arada bulunabilmektedir. Yani migren baş ağrısı olan bir kimsenin zamanla ağrısı şekil değiştirerek gerilim tipi karakter gösterebilmektedir. Ya da migren ve gerilim baş ağrısı aynı hastada bulunabilmektedir, buna karışık (mikst) baş ağrısı diyoruz.

Baş Ağrısının Tedavisinde En sık Yapılan Yanlışlar Nelerdir?

Ülkemizde baş ağrısından  muzdarip pek çok hasta maalesef uygun tedavi görmedikleri için hayat boyu sıkıntı çekmektedir. Bu yanlışları sıralamak gerekirse;

  • Doktor-hasta diyaloğunun iyi olmaması nedeniyle hasta ilaçları kullanmamakta ya da kısa süreli kullanmaktadır. Hemen her baş ağrısından şikayet eden hastasının evinde bu nedenle, mübalağasız bir çanta ilaç bulunmaktadır.
  • Doktorun zaman kısıtlılığı nedeniyle hastaya hiçbir açıklama bile yapmadan reçete yazması.
  • Baş ağrısı nöroloji-algolojinin temel konusu olmasına rağmen farklı branşlara başvuru.
Prof. Dr. Atilla İlhan Algoloji - Nöroloji
0543 864 5584